Türkiye'de eğitim sistemi üzerine yapılan tartışmalar yeniden gündemde. 4+4+4 modeline dayanan 12 yıllık zorunlu eğitimin, özellikle lise aşamasının gözden geçirilmesi gerektiği yönündeki görüşler eğitimciler tarafından sıkça dile getiriliyor. Son olarak Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in yaptığı açıklamalar, eğitim sisteminde değişiklik sinyali olarak yorumlandı.
Eğitim Zorunluluk Mu, Hak Mı?
Eğitim sisteminin mevcut yapısını masaya yatıran eğitimciler, 12 yıllık zorunlu eğitimin öğrencilerin yeteneklerini körelttiğini savunuyor. Enderun Özgün Eğitimciler Derneği, Maarif Platformu ve Medeniyet Enstitüsü’nün düzenlediği "Türk Eğitim Sistemi ve Zorunlu Eğitimin Yansımaları" başlıklı çalıştayda paylaşılan raporda, zorunlu eğitimin öğrencilerin meslek edinme sürecini zorlaştırdığı vurgulandı. Raporda, eğitim sisteminin mevcut haliyle bireyleri zorunlu lise eğitimi ve ardından üniversiteye yönlendirdiği, bunun da işsizliği artıran bir faktör olduğu öne sürüldü.
Raporun en dikkat çekici noktalarından biri, zorunlu eğitimin bir dayatma aracı olarak görülmesi. Eğitimciler, herkesin diploma sahibi olmasını amaçlayan sistemin köklü bir değişime ihtiyacı olduğunu belirterek, sınıf geçme kriterlerinin yeniden düzenlenmesini ve yönlendirme sisteminin erken yaşlarda başlaması gerektiğini savundu.
Lise Eğitimi Zorunlu Olmaktan Çıkmalı Mı?
Raporda en çok vurgulanan konulardan biri lise eğitiminin zorunlu olmaktan çıkarılması gerektiği yönündeki görüşlerdi. Eğitimciler, mevcut sistemin lise eğitimini mecburi kılarak öğrencileri tek bir akademik rotaya yönlendirdiğini, ancak bu durumun hem üniversite mezunları arasında işsizlik oranlarını artırdığını hem de sanayi sektörünün nitelikli eleman bulmasını zorlaştırdığını ifade etti.
Özellikle farklı ilgi ve becerilere sahip öğrencilerin aynı müfredatla eğitilmesi, bireysel yeteneklerin ön plana çıkmasını engelliyor. Raporda, zorunlu lise eğitiminin öğrenciler arasında motivasyon eksikliğine, disiplin sorunlarına ve akademik başarı düşüklüğüne neden olduğu belirtilirken, lise süresinin üç yıla indirilmesi ve mesleki yönlendirme sisteminin daha erken yaşlarda başlaması gerektiği savunuldu.
Zorunlu eğitimin süresinin kısaltılması gerektiği yönündeki bu görüşler, eğitim politikalarında köklü değişiklikler olup olmayacağına dair merakı artırdı. Bakanlık tarafından konuyla ilgili henüz resmi bir açıklama yapılmasa da eğitimcilerin bu yöndeki talepleri ilerleyen günlerde daha geniş çapta ele alınabilir.
