15 Nisan Dünya Sanat Günü, sanatın en temel taşıyıcılarından biri olan müzisyenler için bu yıl da buruk geçti. Özellikle sokakta, sahnede ya da dijital platformlarda müziğini icra eden birçok müzisyen, özlük haklarını alamamaktan, güvencesiz koşullarda çalışmaktan ve sosyal güvenlikten yoksun olmaktan şikâyetçi. Yalnızca isim yapmış sanatçılar dışında, sektördeki büyük çoğunluğun emeklerinin karşılığını alamadığına dikkat çeken müzisyenler, çözümün örgütlenmeden geçtiğini vurguluyor.
Müzik ve Sahne Sanatçıları Sendikası (Müzik-Sen), son dönemde artan bu şikâyetler karşısında harekete geçti. İstanbul, Ankara, İzmir, Antalya, Eskişehir, Bursa ve Adana gibi şehirlerde müzik ve sahne sanatçılarıyla yüz yüze buluşmalar planlandı. Bu kapsamda ilk toplantı 10 Nisan’da Ankara Kızılay’da gerçekleşti. “Müzisyenler ne istiyor?” başlığıyla düzenlenen buluşmada, sektörün yapısal sorunları masaya yatırıldı.
“Asıl Sorun Örgütsüzlük”
Müzik-Sen Genel Başkanı Fatih Özakoğlu, Cumhuriyet’e yaptığı açıklamada müzisyenlerin karşı karşıya kaldığı en büyük sorunun örgütsüzlük olduğunu söyledi. Toplantılarda sıkça dile getirilen sorun başlıkları arasında düşük ücretler, sosyal güvencesizlik, esnek ve düzensiz çalışma koşulları, toplumsal cinsiyet eşitsizliği ve etnik ayrımcılık yer alıyor. Özakoğlu, özellikle bağımsız müzisyenlerin dijital platformlarda da ciddi emek sömürüsüne uğradığını ifade etti.
15 Nisan Dünya Sanat Günü’ne ilişkin değerlendirmelerde de bulunan Özakoğlu, sanatçılar üzerindeki siyasi baskıya dikkat çekti. İktidara yakın olmayan sanatçıların itibarsızlaştırıldığını belirten Özakoğlu, “Kültürel alan baskı altına alınarak sanat üretimi engelleniyor” dedi. Sendika olarak buna ancak örgütlü bir duruşla karşılık verilebileceğini söyleyen Özakoğlu, tüm sanat emekçilerini meslek kuruluşlarına katılmaya çağırdı. Mayıs ayında İstanbul ve İzmir’de yeni buluşmalar düzenlenerek mücadeleye devam edileceği belirtildi.
