Oidipus Tragedyası Yeniden Yorumlanıyor

Ankara Devlet Tiyatrosu’nun sahneye koyduğu “Oidipus Varyasyonları (Korkunun Zerresi)” adlı oyun, klasik bir Yunan trajedisini günümüzün çarpıcı gerçekliğiyle harmanlıyor.

Ankara Devlet Tiyatrosu’nun sahneye koyduğu “Oidipus Varyasyonları (Korkunun Zerresi)” adlı oyun, klasik bir Yunan trajedisini günümüzün çarpıcı gerçekliğiyle harmanlıyor. Mitolojiyle bezeli bir kader anlatısı, bu kez bir çöl kasabasında, geçmişe saplanmış bir adamın zihinsel yolculuğuyla yeniden canlanıyor. Sam Shepard’ın kaleme aldığı eser, antik metni çağdaş bir dedektif hikâyesine dönüştürerek seyirciyi hem düşündürüyor hem de sarsıyor.

Çölün Ortasında Bir Mit: Tragedyadan Polisiyeye
Oyunun merkezinde, geçmişin izini süren Otto karakteri yer alıyor. Tekerlekli sandalyeye mahkûm bu adam, hayatını altüst eden sır perdesini aralamaya çalışırken izleyiciyi de peşinden sürüklüyor. Oidipus mitinin modern bir yorumuna dönüşen hikâyede, Serdar Kayaokay’ın Otto performansı, suç, kader ve bilinç arasındaki gerilimli sınırları ustalıkla resmediyor. Miraç Eronat, Jocelyn rolünde geçmişle hesaplaşan ama kaderin cilvesine boyun eğen bir kadını, kırılgan ve dirençli yönleriyle izleyiciye hissettiriyor.

Sibel Günday Karpuzcu’nun Antigone yorumu ise, karakterin kadim sadakatini ve içsel gücünü sahneye taşıyor. Oyunun gerilimini canlı tutan Mehmet Akay’ın çok katmanlı oyunculuğu ise, eseri sadece bir anlatı olmaktan çıkarıp seyirciyi olayların içine hapseden bir deneyime dönüştürüyor. Whit MacLaughlin’in rejisi, sade ama çarpıcı bir atmosfer kurarken, dekor ve ışık tasarımıyla sahnede modern bir karanlık masal inşa ediliyor.

Bir Mitin Gölgelerinde İnsan Olmak
“Oidipus Varyasyonları”, yalnızca eski bir hikâyeyi bugüne taşımakla kalmıyor; insanın yazgı ile irade arasında sıkışmışlığını sahne üstünde tartışmaya açıyor. Oyunun hem tematik yoğunluğu hem de sahnelemedeki başarısı, onu sezonun en çarpıcı yapımlarından biri haline getiriyor. Ankara Devlet Tiyatrosu’nun bu cesur yorumuyla, tiyatro hem geçmişin belleği hem de bugünün aynası olduğunu bir kez daha kanıtlıyor.