"Sınırda Karbon Ayak İzi: Yeni Dönem Başlıyor!"

1 Ocak'ta devreye girecek olan Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması, ülke ihracatının yaklaşık 10.8 milyar dolar tutarındaki kısmını etkileyecek. Özellikle demir-çelik ile alüminyum sektörleri bu düzenlemeden önemli düzeyde etkilenecek.

Türkiye, Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması (SKDM) ile yeni bir ticaret düzeni ile tanışmaya hazırlanıyor. 1 Ocak'tan itibaren uygulamaya girecek olan bu mekanizma, ülkenin ihracatının önemli bir bölümünü etkileyerek 10.8 milyar dolarlık bir değişikliğe yol açması bekleniyor. Avrupa Birliği’nin (AB) bu konu üretiminden önce düzenlediği taslakla birlikte, SKDM’nin kapsamı genişletilerek demir-çelik ve alüminyum sektörleri ile birlikte beyaz eşya ürünlerini de içine alacak şekilde düzenlenmesi planlanıyor.

AB’nin Etkisi ve Türkiye’nin Hazırlıkları

Avrupa Birliği'nin yeni düzenlemesi, Türkiye’nin dış ticaretinin önemli bir kısmını etkileyebilme potansiyeline sahip. Bu düzenlemenin, çelik, alüminyum, çimento, gübre, hidrojen ve elektrik sektörleri gibi temel alanlardaki üretim ve ihracatı doğrudan etkilediği belirtiliyor. Türkiye, son üç yıldır bu mekanizmaya uyum sağlamak adına yoğun çalışmalar yürütüyor. 2023 yılı itibarıyla bu mekanizmada raporlama zorunluluğu başlamış olan firmalar, eğitim, danışmanlık ve mevzuat uyum süreçlerinden geçmeye başladı. İlgili sektörlerdeki ihracatçıların bu düzenlemeye uyum sağlamaları adına gerekli hazırlıkların yapılması büyük önem taşıyor.

İklim Değişikliği ile Mücadele Adımları

Yeşil sanayi politikalarına adaptasyon sağlamak adına, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) tarafından İklim Değişikliği Kanunu çıkarıldı ve Ulusal Emisyon Ticaret Sistemi kuruldu. Bu adımlar, ülkenin iklim hedeflerine ulaşması açısından kritik bir rol oynayacak. SKDM, Türkiye'nin ihracatını etkileyen önemli bir denetim mekanizması oluştururken, ortaya çıkabilecek maliyetlerin de göz önünde bulundurulması gerekecek. Bu noktada, Türk şirketlerinin dış ticaretteki rekabet gücünü koruyup koruyamayacakları, yeni düzenlemelerin uygulanmasıyla birlikte netlik kazanacak.

Düzenlemenin Kapsamı ve Geleceği

1 Ocak 2024 tarihinden itibaren yürürlüğe girecek olan SKDM, demir-çelik ve alüminyum sektörlerinin yanı sıra 2028 yılı itibarıyla beyaz eşya ve otomotiv parçalarını da sentezleyerek genişleyecek. Bu genişleme ile birlikte buzdolabı, çamaşır makinesi gibi ürünlerin yanı sıra motor ve süspansiyon parçaları da kapsama alınacak. Yürürlükteki yasalar, Türk ihracatçıların üretim sürecindeki karbon emisyon hesaplamalarını AB akreditasyon kurumlarının onayıyla geçerli hale getirecek. Türkiye’nin yerli akreditasyon kurumu olan TURKAK’ın akreditasyonunun tanınması da bu süreçteki önemli bir aşama olacak.

Emisyon Hesaplamaları ve Raporlama Yükümlülükleri

SKDM taslağındaki önemli bir diğer değişiklik, elektrik kaynaklı emisyonların hesaplamasıyla ilgili. Artık fosil yakıtların yanı sıra yenilenebilir enerji kaynaklarından üretilen elektriğin de emisyon hesaplamasında dikkate alınması planlanıyor. Bu, Türkiye'nin temiz enerji hedefleri açısından olumlu bir haber olarak değerlendiriliyor. Ek olarak, Türk ihracatçıların, karbon emisyonlarıyla ilgili yükümlülüklerini yerine getirirken daha sıkı takip mekanizmalarına tabi olacağı belirtildi. AB, potansiyel kaçakçılık durumları için de raporlama yükümlülüklerini güçlendirecek, ülke bazlı varsayılan değerler uygulanacak.

İLGİLİ HABERLER